Türkiye’de bu iki projedeki gibi bir ÇED sürecinin hiçbir yerde yaşanmadığını söyleyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı “Hangi konularda ‘ÇED gerekli değildir’ kararları alındığını; ormanın, doğanın nasıl katledildiğini hepimiz biliyoruz. Kamu yararıyla alakası olmayan konularda, ‘kamu yararı vardır’ kararı alınıyor ama iş katı atık bertaraf tesisi ve Körfez temizliğine geldiğinde bu olmuyor. Memlekette kamu yararı mevhumu değişti mi?” şeklinde konuştu.Orman Bölge Müdürlüğü’nün iki yıl önceki olumlu görüş raporuyla son açıklamalarının yan yana değerlendirilmesini isteyen Başkan Aziz Kocaoğlu, “Yan yana koy da hiç değilse vicdanın sızlasın! Bu kenti ve bu kentliyi daha fazla cezalandırma! İzmirliler adına bu raporun olumluya çevrilmesini talep ediyorum” dedi.Başkan Kocaoğlu şu soruları da sordu: “Peki İzmirlilere ne olacak? Yüzülebilir Körfez hedefi ne olacak? Günlük 4 bin ton katı atığı ben nereye depolayacağım? 'Gelsin elinden tutarız' diyordun. Hani neden tutmadın? Hani İzmir'in işlerini takip edecektiniz?”İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin kente kazandırmak için yola çıktığı Katı Atık Bertaraf Tesisi ile Yüzülebilir Körfez hedefinin en önemli ayağı "Büyük Körfez" projesinde yıllardır çözülemeyen ÇED bilmecesi, Büyükşehir'de düzenlenen basın brifinginde masaya yatırıldı. Büyükşehir bürokratları, "İzmir Körfezi ile Katı Atık Bertaraf Tesisinde ÇED Gerçekleri" başlıklı toplantıda, her iki projede yaşanan süreçleri, projenin önünü tıkayan kurumları ve hangi aşamalarda hangi engellerle karşılaşıldığını kronolojik bir sıralama ve belgelerle anlattı.Yeni yer önerisi 5 yıl daha kaybettirirÇeşitli kamu kurumlarının temsilcilerinden ve siyasetçilerden gelen farklı açıklamalarla bu konularda kafa karışıklığı yaratıldığını söyleyen Başkan Kocaoğlu, bu durumun da projelere ilişkin engelleme sürecinin bir parçası olduğuna dikkat çekti. Başkan Aziz Kocaoğlu, Katı Atık Bertaraf Tesisi projesi için Orman Bölge Müdürlüğü tarafından alternatif olarak önerilen 5 yerden hiçbirinin uygun olmadığını belirterek şöyle devam etti:“Önerilen 5 bölge de bizim sonuca ulaştığımız yerden kat kat sorunlu. Orman Bölge Müdürlüğü elemanları üç günlük turla 5 adres göstererek bu problemli alanları önermekteler. Buralarda çalışılarak hiçbir sonuca varılamayacaktır. Bulduğumuz en uygun yerde sonuca varılamayacaksa, buralarda hiç netice alınamayacaktır. 5 yıldan beri yer arama çalışmalarını sürdürüyoruz. Aramadığımız yer kalmadı. Dünya alem biliyor ki, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin planlama elemanları bu kenti bütün kurumlardan daha iyi tanıyor; kısıtlarını, su havzalarını, SİT alanlarını, hepsini bütün kurumlardan daha iyi biliyor. Katı atık bertaraf tesisinin yapılması için ÇED raporu verilmezse, alternatif olarak önerilen o diğer 5 yere 5 yıl daha ÇED raporu alınamayacaktır. İzmir'in günlük ortalama 4 bin ton çöpünün ne olacağı sanırım hiç kimseyi ilgilendirmiyor. Orman Bölge Müdürlüğü, bu olmayacak 5 yeri önümüze atana kadar 'yer bulmak bizim işimiz değil, yeri siz bulacaksınız, biz onay vereceğiz' deniyordu. Şimdi o da tükendi. Biz de tükendik.”İki yılda ne değişti?İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Orman Bölge Müdürlüğü'nün 10.01.2014 tarihinde Yamanlar için verdiği olumlu görüş belgesini de gazetecilerle paylaşarak, “İki yılda ne değişti de, olumlu olan rapor, olumsuza döndü” diye sordu.İki seçimle geçen 2015'in projeler açısından kayıp bir yıl olduğunu, Ankara'da hiçbir kurumda muhatap bulunamadığını belirten Başkan Kocaoğlu, hükümetin kurulmasının ardından Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'nun yanı sıra, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'la da defalarca görüşmesine rağmen bir sonuç alınamadığını söyledi.Sadece Ankara'ya giden süreçler uzuyorBüyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, çevre yatırımları konusunda çamur çürütme kurutma tesisinden, arıtmalara kadar birçok yatırım yaptıklarına dikkat çekerek, şunları kaydetti:“Bunların büyük çoğunluğu İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin inisiyatifinde. Biz kendi inisiyatifimizdeki bütün yatırımlarımızı gerçekleştiriyoruz. Ama iş Ankara'ya gelince süreçler uzuyor, uzuyor. Tramvay iznini kaç yılda aldığımı ben biliyorum. İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2005 yılı başında bir yol haritası belirledi. Kenti kalkındırmak için o doğrultuda çalışıyor. Bu kenti çevre yatırımlarıyla ön plana çıkarmak istiyoruz. 'Yüzülebilir Körfez' hedefi dünyanın en önemli çevre yatırımlarından biri olacaktır. Bu proje İzmir'i apayrı bir konuma taşıyacaktır.”Hani elimizden tutacaktınız?2019 yılına kentte bir katı atık bertaraf tesisi kurulmadan ve Büyük Körfez projesine başlanmadan girildiğinde bunun kime faydası olacağının sorgulanmasını isteyen Başkan Aziz Kocaoğlu, şöyle devam etti:“Kahraman mı olacaklar? 'Büyükşehir Belediye Başkan'ı Büyük Körfez projesine başlayamadı, katı atık tesisini yapamadı' demenin kime faydası var. Herkes elini vicdanına koysun. Yaptırmadılar kardeşim! Bakanlık da 'yaptırmadım kardeşim' diyecek. Peki İzmirlilere ne olacak? Yüzülebilir Körfez hedefi ne olacak? Günlük 4 bin ton katı atığı ben nereye depolayacağım? 'Gelsin elinden tutarız' diyordun. Hani neden tutmadın? Hani İzmir'in işlerini takip edecektiniz? Allah'ını seven söylesin: İktidar partisinin bir milletvekilinden, bir il başkanından bu kent için olumlu, 'bu kentin şu işini de birlikte yapalım, şunun önünü açalım' diye bir laf duydunuz mu? İzmirlinin gönlünü ancak İzmirliyi severek, İzmirliyi sayarak, İzmir'de yaşayan insanların hassasiyetlerini bilerek, ona göre davranarak, İzmirliye layık olarak fethedebilirsiniz. Başka vilayetlerde aba altından sopa göstererek oy alabilirsiniz ama bu kentte alamazsınız. Bu kentin özelliği bu! Dayatmaya, şantaja gelmiyor. Bunu anlayın artık. Para, pul hiçbir şey istemiyoruz. Sadece izin istiyoruz. Katı atık bertaraf tesisinin yapılmamasının ne faydası var? Onlar için tek faydası 'İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı yapamadı' demek. Peki İzmirliye ne garezin var? 14 senedir İzmir engelleniyor ama 10 senedir Türkiye ortalamasının üzerinde büyüyor. Bu kentin özünde kendi göbeğini kendi kesecek, kendi dinamikleriyle kalkınacak güç var.”Susuyorsak korktuğumuzdan değil!Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, hükümetin 14 yıldır İzmir'e yaptığı yatırımların son derece kısıtlı olduğunu belirterek, “Yapmamana rağmen bu kentin nasıl kalkındığı rakamlarla sabittir. Biz susuyoruz. Biz konuşmuyoruz. Biz her konuşan kendini bilmeze cevap da vermiyoruz. İzmirlinin değerlendirmesine bırakıyoruz. Ama susuyorsak bilmediğimizden değil. Susuyorsak korktuğumuzdan değil. İzmir'e olan borcumuzdan, yükümlülüğümüzden, hizmet aşkımızdan susuyoruz. Yoksa kimseden korkacak bir şeyimiz yok " diye konuştu.Kamu yararının tanımı mı değişti?Başkan Kocaoğlu, 14 senedir tüm Türkiye'de bu iki projedeki gibi hazırlanmış, bu süreçlerden geçmiş bir ÇED dosyasının daha bulunmadığını vurgulayarak, “Hangi konularda 'ÇED gerekli değildir' kararları alındığını; ormanın, doğanın nasıl katledildiğini hepimiz biliyoruz. Kamu yararıyla alakası olmayan konularda, 'kamu yararı vardır' kararı alınıyor ama katı aktık bertaraf tesisi ve Körfez temizliğinde 'kamu yararı yoktur' deniyor. Kamu yararı mevhumu değişti mi bu memlekette? İki yıl önceki olumlu görüş raporuyla, diğerini yan yana koy! Hiç değilse vicdanının sızlasın, bu çelişkiden dön! Bu kenti ve bu kentliyi cezalandırma! Bu raporun olumluya çevrilmesini,İzmirliler adına talep ediyorum. Bu iznin verilmemesinin ve görüşün iki sene sonra değişmesinin nedeni tamamen siyasidir. Başka bir açıklaması yoktur” dedi.Hakkımızı yasal yollardan arayacağızİzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, basın mensuplarının bu konuda bir eylem süreci başlatmayı düşünüp düşünmedikleri yönündeki bir soruyu ise şöyle yanıtladı:“Biz yasal yollardan sonuca varmak istiyoruz. Türkiye, cumhuriyet döneminin en sıkıntılı sürecinden geçiyor. Bir büyükşehir belediye başkanı, devlet adamı duyarlılığıyla ülkenin durumuna göre özveride bulunmak, destek olmak zorundadır. Aynı şekilde tüm siyasilerin aynı sorumluluğu duyması gerekir. Ülkenin yaşadığı bu süreçte protesto vs. gibi bir tavır içinde olunmaması gerektiğine inanıyoruz. Yasal yollardan ilişkilerle hakkımızı arıyoruz.”ÇED’i nasıl dondurdular?İZSU Genel Müdürlüğü Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Tülay Yılmaz “İzmir Körfezi Limanı Rehabilitasyon Projesi”ne ilişkin ÇED raporu ile ilgili süreç hakkında bilgilendirme yaptı. İzmir Körfezi'nde su kalitesinin ve ekolojik çeşitliğinin artması için onlarca çalışma yürüttüklerinin altını çizen Yılmaz, Körfez'deki iyileşme sürecini hızlandırmak için Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri Enstitüsü işbirliği ile yürüttükleri matematiksel modelleme çalışmalarını anlattı. Yüklenici firmanın, kurumların görüşünü alarak 15 Nisan 2013 tarihinde ÇED dosyasını Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na sunduğuna dikkat çeken Yılmaz, “27 Haziran'da yapılan toplantıda ÇED olumsuz kararı vermediler ancak 'Çed sürecini donduruyoruz' dediler. Biz de böyle bir terimi ilk defa onlardan öğrenmiş olduk” diye konuştu. ÇED raporumuz tam ve eksiksizRaporda İZSU'nun ilave çalışma yapmasını gerektirecek bir noksanlık ya da eksikliğin olmadığının altını çizen Yılmaz, şunları söyledi:“Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 27 Haziran 2013 tarihinden bugüne kadar İZSU'dan kurumların ilave görüşlerini veya taahhüt şeklinde verilmesi gereken hususları istedi. 'ÇED raporunda yaptığınız çalışma eksik, hata var' demedi. Biz 3 yıl boyunca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın taahhüt niteliğinde istediği hususları bir kez daha ÇED raporuna yerleştirerek hazırladık. Bu projenin başından beri bulunuyorum. ÇED raporumuz tam ve eksiksizdir. Yüklenici firma ÇED Genel Müdürlüğü'ne 2. İDK (İnceleme Değerlendirme Toplantısı) toplantısını yapma talebinde bulunacak. Bu toplantıda ÇED raporumuzun onaylanması bekliyoruz. Bu karar alındıktan sonra hazır olan tarama gemilerimiz ile taradığımız malzemeyi hazırlıklarını başlatacağımız Çiğli'deki alana götüreceğiz. Ada ile ilgili de proje çalışmalarına başlayacağız. Gemilerle bu malzemeyi iletmek için boru ve pompa alımları yaparak Körfez'in kuzey aksında sirkülasyon kanalı çalışmalarını başlatacağız. Amacımız Yüzülebilir Körfez'i hayata geçirmek. Bu bir çevre projesi, bir geri kazanım projesidir. Biz Körfez'in ekolojik değerini artırmak için mücadele ediyoruz. Bu geriş dönüşüm projesi hayata geçtiğinde, İzmir halkının Körfezle buluşmasını sağlayacağız.” Orman Bölge Müdürlüğü 2 yıl sonra karar değiştirdiYılmaz'ın ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi Atık Yönetimi Planlama ve Denetim Şube Müdürü Sinem Savtekin, Yamanlar'da kurulması planlanan “Katı Atık Bertaraf Tesisi” ile ilgili bugüne kadar yaşanan sürece ilişkin bilgi verdi.Büyükşehir Belediye Kanunu çerçevesinde, evsel katı atıkların bertarafında yönetim sorumluluğu Büyükşehir belediyelerine verilse de, “Kamu Yararı” niteliğinde tüm kamu kurum ve kuruluşlarının da bu süreçte sorumlukları bulunduğunu hatırlatan Savtekin, “İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından 2005 yılından bu yana sürdürülen modern bir katı atık bertaraf tesisi kurma çalışmaları, maalesef her defasında ‘daha alan arayışı aşamasında’ yaşanan sıkıntılar nedeniyle sürekli sekteye uğramıştır. Son olarak 2011 yılında Orman Bölge Müdürlüğü'ne bağlı Menemen, Torbalı ve Kemalpaşa Orman İşletme Şeflikleri ile birlikte tüm alternatif alanların değerlendirilmesi neticesinde; ilgili yönetmelikteki tüm kriterleri sağlayabilecek bir alan bulunmuştur. 145 ha'lık bu alan için Ön Fizibilite Raporu'nun hazırlanması aşamasında 15 kurumdan proje ile ilgili görüşler alınmıştır” diye konuştu. Bu kurumlardan biri olan İzmir Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı İzmir Orman İşletme Müdürlüğü tarafından 10.01.2014 tarihinde söz konusu proje alanı ile ilgili 'Katı Atık Bertaraf Tesisi yapılmasında sakınca bulunmamaktadır' şeklinde uygun görüş verildiğine dikkat çeken Savtekin, şunları söyledi:“İzmir Orman Bölge Müdürlüğü, aradan geçen 2 yılın ardından ve son aşamaya gelindiğinde, daha önceden yer seçimine ilişkin ‘olumlu’ görüşünü bu kez ‘alanın muhafaza orman sınırında bulunduğu’ ve ‘ormancılık faaliyetlerinin olumsuz etkileneceği’ gerekçesiyle ‘olumsuza’ çevirmiştir. Aynı Orman Bölge Müdürlüğü, 3 günlük saha araştırması sonucu Menemen Emiralem ve Asarlık’ta, Harmandalı’da, Aliağa Kalabak’ta ve Urla Yağcılar’da olmak üzere 5 alternatif alanı tarafımıza sunmuştur. Ancak önerilen alternatif alanlar, teknik personelimiz daha önceki alan arayışlarımız sırasında değerlendirmiş ve bu alanların yer seçim kriterlerinin tamamını sağlayamadığı için elenen alanlar olduğunu görülmüştür. Orman Bölge Müdürlüğü'nün olumlu görüşü olmadan Çevre Bakanlığı e-çed sistemine ÇED Raporu’nun bu haliyle yüklenmesi demek, İnceleme Değerlendirme Toplantısında komisyondan ÇED olumsuz kararının çıkması anlamına gelmektedir.”35 aydır onay bekleyen Körfez ÇED süreci* 15 Mayıs 2013’de İzmir Körfezi’nin yüzülebilir hale getirilmesi ve denizin temizlenmesi için istenen ÇED başvurusu halen Ankara’dan onay beklemeye devam ediyor.TCDD ile İZSU arasında 08.08.2011 tarihinde “İzmir Körfezi ve İzmir Liman Rehabilitasyon Projesi” için protokol imzalandı. İmzalanan protokol ile İzmir Körfezi’nin ekonomik ve ekolojik ömrünü artırmak için planlanan çalışmalar için ÇED süreçlerinin birleştirilmesi, gerekli izinlerin ortak alınması amaçlandı.* Tüm kurul görüşleri olmasına rağmen 27 Haziran 2013 tarihinde 1.İDK Toplantısında süreç durduruldu, ilave kurum görüşleri istendi. Alt Yapı yatırımları Genel Müdürlüğü, Karayolları Genel Müdürlüğü, Tersaneler ve Kıyı Yapıları Genel Müdürlüğü, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, DSİ Genel Müdürlüğü, Orman ve Su İşleri Genel Müdürlüğü, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Milli Savunma Bakanlığı, İzmir Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, İzmir İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Afet ve Acil Durum Müdürlüğü, Konak Belediye Başkanlığı, Çiğli Belediye Başkanlığı, Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü, Tabiat Varlıkları Koruma Genel Müdürlüğü, Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı olmak üzere toplam 17 adet kurumdan görüşler toplandı.* 17 adet kurumdan biri olan Tabiat Varlıkları Koruma Genel Müdürlüğü kendisine bağlı 2 ve 3 nolu kurullarının toplantısını 1.5 sene sonra yapmasından dolayı 3 No’lu kurul 23.10.2014 tarihinde, 2 No’lu kurul 13.11.2014 tarihinde kurul kararları alınabildi.ÇED raporu revize edildi* Tüm kurum görüşlerine dayalı olarak revize edilmiş ÇED Raporu 26.01.2015 tarihinde ÇED Genel Müdürlüğü’ne sunuldu.* 10.02.2015 ÇED Genel Müdürlüğü’nün yazısı ile “Çamaltı Tuzlasının kullanımının uygun olmadığı, Gediz Sulak Alanı Planının Tescilinde tereddüt oluştuğu, Ragıppaşa Dalyan Kalıntıları Dip Taramasının Yapılacak Olması” nedeniyle ÇED Raporu uygun bulunmadı, bu eksikliklerin giderilerek yeniden ÇED Raporunun sunulması istendi.* Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü’nün 27.06.2013 tarihindeki olumlu kurum görüşüne rağmen, ÇED Genel Müdürlüğü tam 28 ay sonra (30.10.2015’te) Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü’nden yeni bir kurum görüşü istemiştir.* 06.03.2015 tarihinde yüklenici 10.02.2015 tarihli yazıda belirtilen eksikliklere açıklama getirerek ÇED Raporunun yeniden değerlendirilmesini ÇED Genel Müdürlüğü’nden talep etti.* 16.03.2015 tarihli ÇED Genel Müdürlüğü’nün yazısında, 06.03.2015 tarihli yüklenicinin taleplerinin uygun görülmediği belirtilerek eksiklikler ve tereddütlere ilişkin kurum görüşlerini de içerecek şekilde yeniden ÇED Raporunun sunulmasını istendi.* Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nün 08.05.2015 tarih 5422 ve 5444 sayılı yazılarında, Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü’nün görüşlerinin dikkate alınması istendi.* 16.04.2015-02.11.2015 tarihli Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü yazılarında eksiklikleri bildirmiş, en son 06.12.2015 tarihli yazısında ise söz konusu ada ile ilgili eksikliklerin imar planı teklifi aşamasında sunulmasının uygun olduğunu bildirdi.* 30.10.2015 tarihli yazı ile ÇED Genel Müdürlüğü, Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü’ne ÇED Raporu ile ilgili görüşünü sunmasını istedi.* ÇED Genel Müdürlüğü, Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü’nden 23 ay sonra görüş istedi, Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü de olumlu kurum görüşünü 8 ay sonra (06.12.2015 tarihinde) ÇED Genel Müdürlüğüne gönderdi.* 05.02.2016 tarihinde Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü görüşünü bildirdi.* 15.03.2016 tarihinde ÇED Genel Müdürlüğü, kurum görüşlerinin toplanarak yeniden ÇED Raporunun sunulmasını yükleniciden istedi.* Sözlü talimatla istenen Oşinografi Raporu Üniversite tarafından hazırlanarak 29.03.2016 tarihinde yükleniciye iletildi.* 01.04.2016 tarihinde yüklenici Oşinografi Raporu ile 15.03.2016 tarihinde istenen hususları içeren ve de 2. İDK Toplantısı tarihini talep edilen yazıyı sunacak. Katı Atık Bertaraf Tesisi ÇED süreci* İzmir Valiliği Mahalli Çevre Kurulu tarafından 29.08.2014 tarihinde projeye ait yer seçiminin uygun olduğuna dair oy birliği ile karar verildi. Bu kararda 18 kurumun imzası bulunuyor.* 17.09.2014 tarihinde projenin teknoloji seçiminin uygunluğunun tespitine yönelik hazırlanan Ön Fizibilite Raporu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nca onaylandı.* Projeye esas ÇED Başvuru Dosyası 25.02.2015 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın e-ced sistemine yüklenerek ÇED süreci başlatıldı.* Bakanlık tarafından 15 kurumdan projeye esas görüş bildirilmesi istendi. 23.03.2015 tarihinde İzmir Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü koordinasyonunda “Halkın Katılımı Toplantısı” düzenlendi.* Tüm kurumlardan projeye esas görüşlerin Bakanlığa iletilmesi süreci yaklaşık 3,5 ay sürdü.* 03.07.2015 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı sisteme “ÇED Özel Formatını” yükledi.* DSİ Genel Müdürlüğü'nün görüşleri doğrultusunda proje alanına ilişkin “Hidrojeolojik Etüt Raporu” hazırlanarak 28.08.2015 tarihinde DSİ 2. Bölge Müdürlüğü' nün onayına sunuldu.* Yaklaşık 1 aylık süre sonunda DSİ 2. Bölge Müdürlüğü, “Susuzlaştırma Projesi”nin yaptırılmasını talep ettti.* İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü ile protokol imzalanarak hazırlanan rapor 18.01.2016 tarihinde DSİ 2. Bölge Müdürlüğü onayına sunuldu.* DSİ 2. Bölge Müdürlüğü, 11.02.2016 tarihinde tesisin yapılacağı yer ile ilgili “yer seçiminin uygun olduğuna dair “görüşünü bildirdi.* “ÇED Raporu Özel Formatı” kapsamında yine ilgili kurumlarca istenen “Flora-Fauna Raporu” için Ege Üniversitesi Fen Fakültesi ile protokol yapılarak yeni bir rapor daha hazırlandı.* Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca ÇED Özel Formatı'nda talep edilen (03.07.2015 tarihinde) ve Orman Bölge Müdürlüğü tarafından hazırlanması gereken “ÇED İnceleme ve Değerlendirme Formu“ ile ilgili İzmir Orman Bölge Müdürlüğü'nden Büyükşehir veya yüklenici firmaya herhangi bir bildirim olmadığı için, ilgili kuruma süreci hızlandırmak adına 18.02.2016 tarihinde tekrar talep yazısı yazıldı.* İzmir Orman Bölge Müdürlüğü'ne yapılan ziyaretlerde, projenin kamu yararı ve İzmir açısından n önemi vurgulanarak, insan sağlığı ve çevrenin korunması için her türlü tedbir ve uygulamaya azami derecede önem verileceği belirtildi.* Söz konusu proje alanı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanarak onaylanan 1/100.000 lik Çevre Düzeni Planı'nda “Katı Atık Bertaraf ve Geri Kazanım Tesisi”olarak işaretlenmiş durumdadır. Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılmak istenen proje de zaten “Katı Atık Bertaraf ve Geri Kazanım Tesisi”.* Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nca 03.07.2015 tarihinde tarafımıza verilen “ÇED Özel Formatı” çerçevesinde başlayan 8 aylık süreç içerisinde ilgili kurumların talepleri doğrultusunda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nce çalışmalar devam etmiştir. Sadece eksik olan tek bir kuruma ait (İzmir Orman Bölge Müdürlüğü) “ÇED İnceleme ve Değerlendirme Formu”nun uygun görüşle İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne sunulması bekleniyor.* İlgili kurumdan uygun cevap verilmesi halinde, ÇED Özel Formatı çerçevesinde revize edilen ÇED Raporu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın online ÇED sistemine yüklenecektir..
GÜNDEM
01 Nisan 2016 - 15:20
İzmirliye gareziniz mi var?
İzmir Büyükşehir Belediyesi, yaşama geçirmek için yıllardır mücadele verilen Körfez ve Katı Atık projelerindeki ÇED krizini tüm detayları ve belgelerle açıkladı. Orman Bölge Müdürlüğü'nün bertaraf tesisi için verdiği “olumlu” raporun iki yıl sonra “olumsuza” çevrilmesinin tamamen siyasi nedenlerden kaynaklandığını söyleyen Başkan Kocaoğlu, “İzmirliye ne gareziniz var?” diye sordu.
GÜNDEM
01 Nisan 2016 - 15:20