Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, "Afet risk azaltma
çalışmalarında bilim çok önemli bir rol oynamaktadır. Afet risk azaltım
çalışmalarının hem afetin ekonomik boyutlarını azalttığı hem de
sürdürülebilir kalkınmanın önemli bileşenlerinden birisi olduğu
unutulmasın. Afetten korunmaya harcanacak her 1 liranın, afet nedeniyle
meydana gelebilecek ekonomik kayıplarda 7 liranın azalmasını sağlar.
Deprem kadar tsunamiye de hazırlıklı olmak gerekir" dedi. Özener, yaptığı konuşmada şunları söyledi:HEYELAN SONUCUNDA
"Bir tsunami olabilmesi için belirli bir büyüklükte, 6-6,5'lik bir deprem olması gerekiyor. Marmara'da bir deprem olursa, bir deprem bekliyoruz, hepimiz bekliyoruz, zamanını bilememekle birlikte, bu deprem sonucunda deniz tabanında meydana gelecek heyelan neticesinde bir tsunami olacaktır. İstanbul özeli için ya da Marmara Denizi'nde meydana gelebilecek bir depremin etkilerinin, tsunamiden olacak etkilerinden kat kat fazla olacağını ifade edebilirim. Ama öyle yerler var ki Akdeniz'de bir deprem olduğu zaman bizden uzakta bir yerde sarsıntı olabilir, depremden değil ama tsunami dalgalarından etkilenebiliriz. Bunlarla ilgili de Ege ve Akdeniz'de birçok yerde tsunami tehlikesiyle ilgili senaryolarımız var. ama şimdiden 'şurada olacak, burada olacak.' demek çok anlamlı değil."BODRUM'U UNUTMAYIN
Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fikret Adaman ise tsunaminin aslında bulunduğumuz coğrafyaya çok uzak bir kavram olmadığına işaret ederek, "Yakın coğrafyamızda tarihte 50'ye yakın yıkıcı tsunami vakaları görülmüştür. Türkiye'nin 8 bin kilometre üzerindeki sahil şeridinin de tsunami etkisinde kaldığını biliyoruz. Son Bodrum depreminde de 'evet bize de olabiliyormuş' noktasına vardık. Tsunami deyince akla Endonezya geliyor, Alaska geliyor ama 1959 yılında Sicilya'da deprem ve tsunami felaketi sonrası 120 bin kişi hayatını kaybetti. 1979'da Fransa'nın Nice kentinde tsunamiden 30 kişi öldü. Japonya'da 2011 depreminden sonra yaşanan tsunami sonrası kayıp maalesef 20 bin yaşam ve 350 milyar dolar" dedi.
"Bir tsunami olabilmesi için belirli bir büyüklükte, 6-6,5'lik bir deprem olması gerekiyor. Marmara'da bir deprem olursa, bir deprem bekliyoruz, hepimiz bekliyoruz, zamanını bilememekle birlikte, bu deprem sonucunda deniz tabanında meydana gelecek heyelan neticesinde bir tsunami olacaktır. İstanbul özeli için ya da Marmara Denizi'nde meydana gelebilecek bir depremin etkilerinin, tsunamiden olacak etkilerinden kat kat fazla olacağını ifade edebilirim. Ama öyle yerler var ki Akdeniz'de bir deprem olduğu zaman bizden uzakta bir yerde sarsıntı olabilir, depremden değil ama tsunami dalgalarından etkilenebiliriz. Bunlarla ilgili de Ege ve Akdeniz'de birçok yerde tsunami tehlikesiyle ilgili senaryolarımız var. ama şimdiden 'şurada olacak, burada olacak.' demek çok anlamlı değil."BODRUM'U UNUTMAYIN
Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fikret Adaman ise tsunaminin aslında bulunduğumuz coğrafyaya çok uzak bir kavram olmadığına işaret ederek, "Yakın coğrafyamızda tarihte 50'ye yakın yıkıcı tsunami vakaları görülmüştür. Türkiye'nin 8 bin kilometre üzerindeki sahil şeridinin de tsunami etkisinde kaldığını biliyoruz. Son Bodrum depreminde de 'evet bize de olabiliyormuş' noktasına vardık. Tsunami deyince akla Endonezya geliyor, Alaska geliyor ama 1959 yılında Sicilya'da deprem ve tsunami felaketi sonrası 120 bin kişi hayatını kaybetti. 1979'da Fransa'nın Nice kentinde tsunamiden 30 kişi öldü. Japonya'da 2011 depreminden sonra yaşanan tsunami sonrası kayıp maalesef 20 bin yaşam ve 350 milyar dolar" dedi.