Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun konuşmasından satır başları;Asselborn'un "Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyine müdahalesinden endişe duydukları" belirtmesi ve FETÖ ile
mücadeledeki tedbirlere ilişkin değerlendirmesine cevap veren Çavuşoğlu, 15 Temmuz sonrası Türkiye'nin aldığı tedbirlerin milleti ve demokrasiyi koruma amaçlı olduğunu söyledi.Demokrasiyi savunan herkesten
destek beklediklerini vurgulayan Çavuşoğlu, AB'nin yeterince destek
vermediğini kabul ettiğini dile getirdi. Çavuşoğlu, şöyle devam etti:"PKK/YPG'nin ve FETÖ'nün Avrupa'da kirli kara propagandası yüzünden halen yanlış
bilgiler içinde farklı yorumlar geliyor. Bugün Asselborn'a 'Adalet
Bakanlığından randevu da alırız, bilgileri rakamlarıyla beraber oradan
öğrenebilirsiniz' dedik. Bugün teröre karşı Fransa, Belçika ve terörden
etkilenen ülkeler yasa değişiklikleri ve olağanüstü hal gibi tedbirlere
Lüksemburg dahil AB ülkeleri sadece dayanışma adı altında, bunu bahane
ederek ses çıkarmaması ve destek vermesi, Türkiye'ye gelirken bile
onların tereddüt eden ülkelerin ve kişilerin gelip de sadece Türkiye'ye
ders vermeye çalışmasını biz ülke olarak da, millet olarak da kabul
edemeyiz."Suriye'de yaptığımız mücadeleler, Avrupa için de çok
önemli. Kürtlerde teröristleri ayırt etmediğiniz zaman bu yanlışa
giriyorsunuz. Bu terör örgütü şu anda Suriye topraklarının neredeyse
üçte birini bölmeye çalışıyor. Çavuşoğlu, PKK/YPG'nin Suriye
topraklarının yüzde 33'ünü ülkeyi bölmek için işgal ettiğini belirterek, "Ona karşı niye ses çıkaramıyorsunuz? DEAŞ'a karşı olduğunuzu
söylüyorsunuz da diğer terör örgütlerine karşı olduğunuzu
söylemiyorsunuz. İşte bunlar Avrupa'nın terörle mücadelede
güvenilirliğini zedeliyor." diye konuştu.YPG'LİLERİ, PKK'LILARI BU KADAR SEVİYORSANIZ, ALIN ÜLKENİZE GÖTÜRÜNLüksemburg dahil burada DEAŞ'a karşı 65 ülke var. Fakat bugüne kadar DEAŞ'a karşı
mücadele eden tek ülke Türkiye olmuştur. Sizlerin verdiğiniz paralar
PKK'ya, YPG'ye silah olarak gitmiştir ve biz sadece Suriye'de 3 binden
fazla DEAŞ'lı teröristi etkisiz hale getirdik. Bu toplantıların hepsine
katıldım, dostlar alışverişte görsün babında toplantılar. Herkes ikişer, üçer dakika içerisinde konuşmasını yapıyor ve dağılıp gidiyor, iş bize
kalıyor. Hiçbir ülke DEAŞ ile göğüs göğse çarpışmamıştır Türkiye'den
başka. Bir terör örgütüne karşı çarpışırken iyi, diğerine geldiğin zaman savunmaya geçiyoruz. Eğer bu kadar çok seviyorsanız YPG'lileri,
PKK'lıları zaten ülkelerinizde yeterince var, onları da alır
götürürsünüz. Avrupa'da zaten yeterince faaliyette bulunuyorlar, para
bile topluyorlar" cevabını verdi. "İDLİB TERÖR YUVASI OLDUYSA SORUMLUSU REJİM" İdlib'deki gelişmeleri ilişkin bir soruyu yanıtlayan Çavuşoğlu, "İdlib bir terör
yuvası olduysa bunun sorumlusu Suriye halkı da değildir, Türkiye de
değildir. Bunun sorumlusu rejimdir ve rejimi destekleyen ülkelerdir."
dedi.Doğu Guta, Humus, Dara gibi kentlerden teröristlerin
silahlarıyla beraber İdlib'e gönderildiğini hatırlatan Çavuşoğlu, rejim
ve destekçilerinin teröristleri bahane ederek İdlib'e saldırmayı
amaçladıklarını belirtti.İdlib mutabakatının zor şartlara rağmen
başarılı şekilde uygulandığını vurgulayan Çavuşoğlu, radikal grupların,
teröristlerin bundan rahatsız olduğunu söyledi. Çavuşoğlu, hem rejimin
hem de terör gruplarının zaman zaman ihlaller yaptığını, ancak genel
anlamda mutabakatın başarılı ilerlediğini, ufak aksaklıkların
giderilmesi için birimlerin çalıştığını aktardı.Çavuşoğlu,
"HTŞ'nin veya El Nusra'nın terör örgütlerinin İdlib bölgesinin yüzde
50'sini ele geçirdiği söylemi doğru değil. Zaten büyük bölümü şimdi
silahtan arındırılmış bölge oldu ve burada yaşayan milyonlarca sivil
var. Ama bu radikal gruplar alınan tedbirlerden rahatsız ve ılımlı
muhalefete saldırıyorlar." ifadelerini kullandı.Çavuşoğlu, terör
gruplarının içindeki yabancı savaşçıların durumunu da bu kişilerin
geldiği ülkelerle konuşmaları gerektiğine işaret ederek, "NATO'da ben
bunu gündeme getirdim ama tüm dışişleri bakanları dostlarımız sadece
gülümsedi. 'Bunları evinize kabul etmek istemiyorsunuz biliyorum ama ne
yapacağız. Bunlar sizin vatandaşlarınız' dedim. Burada ciddi bir durum
var." dedi."DEAŞ İLE MÜCADELE EDEN SADECE TÜRKİYE" Çavuşoğlu, ABD ile görüşmeler hakkındaki soru üzerine de hem liderler, hem
bakanlar hem de çalışma grupları düzeyinde görüşmelerin devam ettiğini
söyledi.Patriot füze sistemlerinin satışı, FBI'nın FETÖ
hakkındaki soruşturması gibi konularda diyalogun sürdüğünü
aktaran Çavuşoğlu, Türkiye ile ABD arasında Suriye, konsolosluk işleri
ve PKK ile mücadele konularında üç çalışma grubu bulunduğunu hatırlattı.Çavuşoğlu, çalışma gruplarının 8 Ocak'ta Washington'da görüşmesinin planlandığını
ancak Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'un Ankara
ziyareti nedeniyle 5 Şubat'a ertelendiğini, Dışişleri Bakan Yardımcısı
Sedat Önal başkanlığındaki heyetin Washington'a gideceğini söyledi.Çavuşoğlu, 6 Şubat'ta da DEAŞ ile Mücadele Koalisyonunun toplantısı olacağını,
koalisyonda 65 ülke bulunduğunu belirterek, "Fakat bugüne kadar DEAŞ'e
karşı mücadele eden tek ülke Türkiye olmuştur. Sizlerin verdiğiniz
paralar PKK/YPG'ye silah olarak gitmiştir. Biz sadece Suriye'de 3 binden fazla DEAŞ üyesini etkisiz hale getirdik." diye konuştu.Çavuşoğlu, Irak'ta da binden fazla DEAŞ'lıyı etkisiz hale getirdiklerini,
Türkiye'den başka hiçbir ülkenin DEAŞ ile göğüs göğüse çarpışmadığını
vurguladı."AVRUPA YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ YERİNE GETİRMELİ"Asselborn’un dünyanın en tecrübeli dışişleri bakanlarından biri olduğunu
söyleyen Çavuşoğlu, Lüksemburg Dışişleri Bakanı'nın Türkiye'nin AB
sürecine destek verdiğini belirtti ve desteğinden ötürü teşekkür etti.
Karşılıklı ziyaretlerin devamı konusunda hemfikir olduklarını dile
getiren Çavuşoğlu, ikili ilişkiler ve bölgesel konuları ele aldıklarını
ifade etti.Suriye’deki son gelişmeler, AB’nin içinden geçtiği
süreç, mayısta yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimleri, Avrupa
Konseyi'ndeki gelişmeleri değerlendirdiklerini kaydeden Çavuşoğlu, iki
ülke arasında siyasi sorun bulunmadığını, dostluk ve müttefiklik
ilişkilerinin iyi ilerlediğini belirtti. Bunun ekonomik ilişkilere de
yansıdığını aktaran Çavuşoğlu, Türkiye'deki yabancı yatırımlarda
Lüksemburg'un 10 milyar dolar ile 6. sırada bulunduğu bilgisini verdi.Çavuşoğlu, ticaret hacminin birkaç yüz milyon dolar seviyesinde bulunduğunu ama
potansiyelin daha fazla olduğunu, karma ekonomik ve ticari komisyon
toplantılarını yaparak ticareti artırmak istediklerini dile getirdi.
Türkiye'ye gelen Lüksemburglu turist sayısının arttığını
vurgulayan Çavuşoğlu, artışın devamını arzu ettiklerini bildirdi.Terör konusunu da ele aldıklarını anlatan Çavuşoğlu, terör örgütleri PKK ve
FETÖ'nün Avrupa'da yoğun olarak faaliyet gösterdiğini, bu örgütlere
mensup kişilerin Lüksemburg'da ilişkileri zehirlemek için faaliyetlerde
bulunduklarını Asselborn'a söylediklerini aktardı. Çavuşoğlu, bu tür
terör faaliyetlerinin önlenmesinin önemini vurguladı.Türkiye'nin
2016'da Türkiye ile AB arasında imzalanan göç mutabakatındaki
yükümlülüklerini kusursuz şekilde yerine getirdiğine işaret ederek,
"Avrupa da eksik kalan yükümlülüklerini yerine getirmelidir." dedi.Çavuşoğlu, Asselborn ile görüşmesinde ayrıca Türkiye'nin reform sürecini, Reform
Eylem Grubu toplantılarını ve Türkiye'nin üzerinde çalıştığı yargı
reform stratejisini değerlendirme imkanını bulduklarını belirtti.TRUMP'IN SÖZLERİNE YANITSayın Trump iki kere Cumhurbaşkanımızı iki kere arayarak kararını iletti.
Stratejik ortaklar Twitter üzerinden konuşmaz. Suriye'yi bölmek isteyen
bir terör örgütü var, bizim hedefimiz bu terör örgütü... Biz Kürtlerin
düşmanı değiliz, tarihte de en çok savunan biz olmuşuzdur, olmaya da
devam edeceğiz. Bu terör örgütlerini bir tutarak bir yere varamayız.
Avrupa, ABD bu gerçeği bizden çok daha iyi biliyor. Trump'ın durumunu
anlıyoruz, üzerinde çok ciddi baskı var. Son tweetinde bir iç politika
olduğunu biliyoruz, ama stratejik ortaklar sosya medya üzerinden
konuşmaz. Hiçbir tehdide pabuç bırakmayacağımızı söyledik. Bir tarafta
ekonomik zorluklar, bir tarafta terör tehdidi, bu millete sorsalar,
karşı karşıya kaldığı tehdidi yok etmek için ne gerekiyorsa onu yaparız. Trump'ın kullandığı dili doğru bulmuyoruz. Öncelikle hak ettiğimiz
saygıyı, ABD ve herkes bilmeli. ABD ve herkes üslubunu ve davranışlarını ayarlamalı."(Sınırda 30 kilometre güvenli bölge) Türkiye’nin kararlılığından sonra bu fikri
ortaya attılar, buna karşı değiliz. Trump'ın üzerinde ciddi bir baskı
var. Güvenlik birimleri (Suriye'den) çekilmemesi için baskı yapıyor. Biz hiçbir tehditten korkmayacağımızı söyledik. Ekonomik tehditle bir yere
varılamaz"İdlib bir terör yuvası olduysa bunun sorumlusu rejim ve destekçisi olan ülkelerdir. O teröristleri Dara'dan Humus'tan rejim ve
destekçisi ülkeler gönderdi. En son sıra İdlib'e gelince, bunu bahane
ederek İdlib'e saldırmak amaçtı. Sahada değişik gruplar var, hepsini
kontrol etmek kolay değil. Ama genel anlamda baktığımız zaman İdlib
muhtırası başarılı bir şekilde uygulanmıştır. HTŞ'nin ya da El
Nusra'nın, İdlib bölgesinin yüzde 50'sini ele geçirdiği söylemi doğru
değildir. Radikal gruplar alınan tedbirlerden rahatsız ve ılımlı
muhalefete saldırıyor. Bu terör örgütlerine yönelik ne yapacağımızı da
konuşmamız lazım. Burada ciddi bir durum var ama Türkiye burada yapıcı
bir şekilde üzerine düşeni yapıyor çünkü Suriye'de siyasi çözüm için bu
çok önemlidir.Her şeyden önce Trump ile Erdoğan arasında telefon
görüşmesi niye olmasın? Ben de Pompeo ile bunları değerlendireceğim
önümüzdeki günlerde. İyi bir diyaloğumuz var bu diyalog varken neden
Twitter üzerinden açıklama yapıldı, onu da açıkladım.ABD ile
aramızda üç tane yükek düzeyli çalışma grubu var. Bir tanesi Suriye'yle
ilgili, ikincisi konsolosluk konularına ilişkin, bir diğeri de PKK
üzerine bir çalışma grubu. Amerikan tarafı 5 Şubat'ta toplantı
gerçekleştirmek istediler. Arkadaşlarımız da gidecek. 6 Şubat'ta da
DEAŞ'a karşı mücadele koalisyonunun toplantısı var. Burada 65 ülke var
ancak DEAŞ'a karşı mücadele eden tek ülke Türkiye olmuştur. O
toplantılar dostlar alışverişte görsün toplantısı. Irak'ta bine yakın
DEAŞ'lıyı etkisiz hale getirdik. Hiç kimse DEAŞ'la göğüs göğüse
çarpışmadı Türkiye dışında.
SİYASET
15 Ocak 2019 - 09:42
Çavuşoğlu'ndan Trump'ın açıklamalarına yanıt!
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Lüksemburg Dışişleri ve Avrupa Bakanı Jean Asselborn ile Dışişleri Resmi Konut’ta bir araya geldi. Çavuşoğlu, kritik açıklamalarda bulundu
SİYASET
15 Ocak 2019 - 09:42